Çitil adının anlamını araştırırken, ç sesinin küçülme eki olduğunu gördüm. Çingene adının başında da aynı sesi görünce uyandım. Türkçe sözcükler son ek alarak yeni anlamlar kazandığı halde, çitil sözcüğünün son ve ön ek alarak anlam kazanması kural dışıydı. İki küçültme ekinin arka arkaya gelmesi uygun olmazdı. Öyle ise, sözcüğün önek ve sonek alarak yeni anlam kazanması dikkat çekici olmalıydı. Ekrem Akurgal'ın "Hatticenin Hint-Avrupa ve Sami dillerinden tamamiyle değişik, kendine özgü bir dil olduğu saptanmıştır. Özellikle prefix, yani önek kullanan bir dildir. Örneğin çoğul eki, kelimenin başına geliyordu. Söz gelimi şapu tanrı demektir. Wa ön eki ile Waşapu tanrılar, anlamına geliyordu." sözü, (Hatti ve Hitit Uygarlıkları, s.2), düştü aklıma. Çitil sözcüğündeki ç sesinin başa gelmiş küçültme eki olduğunu görmek yeterli olmayabilirdi. Çingene adının başında küçültme eki olması da kimseyi ilgilendirmezdi. Bilge Umar'ın kesin anlam açıklaması yapmadığı Çağa sözcüğü göz kırptı. Çağa sözcüğünün başındaki ç sesi de küçültme ekidir. Çağa, ağa-cık demektir. Çağa sözcüğü söylenirken boğularak yutularak -ğa biçimine dönüştürülen sesin, ya biçiminde söyleyişe ulaşmak isteyen ge olduğu görülür. Bu ise, Toprak Ana'nın beslediği yerleşimciğin gölcüğün tepeciğin adı olabilir. Ama daha önemlisi, çağa çoluk söyleyişinde bile ç sesi, küçültme görevi yapıyor. Çingene adının başındaki ç sesi de küçültme eki olarak ortaya çıkıyor. Yani demek oluyor ki, çağa çoluk çitil çingene sözcüklerinin başındaki ç sesi önek olmaktan öte anlam taşıyor. Hatti dili en azından bu sözcüklerde yaşıyor!..
Cahit Çelik http://cahit-celik.blogspot.com
Cahit Çelik http://cahit-celik.blogspot.com