Sayfalar

Dört bin yıllık kuyruk acısı!..

Dört bin yıl önce Anadolu’da, güzel yüzlü tanrı kadın Toprak Ana'nın karşısına, zalimliğin zorbalığın köleciliğin tanrı babası Atta çıktı. Atta'ya inananların başında krallar ve kralcıklar vardı. Kralların kralcıkların baltasına bıçağına karşı, köle olmayı kabul etmeyenler de ateşe sarıldı. Anadolu baştan başa yanarken, can derdine düşmüş korkaklar dağlara uzaklara kaçtı. Kölecilerin tanrı babası Atta, kölecilerle birlikte kayıplara karıştı. Toprak Ana Amasya'da toprağa kök saldı. Zalim zorba köleci kaçaklar, yararlandıkları her yeri yöreyi ırmağı dağı yerleşimi baba tanrı Atta'nın Otu'nun adıyla adlandırdı. Tuna boylarına kadar kaçmış gitmiş yerleşmiş kölecilerin de otun diye adlandırılması doğaldı. Otun denilince herkesin aklına yakmak yakılmak geliyordu. Yanmaktan yakılmaktan başka bir işe yaramayan çalıya çirpiye dallara köklere ve kaba saba köleci hanımlara beylere dört bin yıldır odun diyoruz. Odun adı, dört bin yıl önce Anadolu'da kopan kıyametin ufacık bir izi olmaktan öte anlam taşımaz. Toplumsal ayrışmanın ulaştığı boyutları gözden kaçıranlar, odun adının anlamını kavrayamaz. Sömürgen kemirgen kaçak korkak köleci takımının bizimle arkadaşlık yoldaşlık kardeşlik ilişkisi yoktur. Ama hepsinin dört bin yıl önceden kalma kuyruk acısı vardır.


Cahit Çelik     http://cahit-celik.blogspot.com